1961 yılının kış aylarında bir gün, Lorenz bu ardışık sayı dizilerinin birini uzun uzadıya incelemek istediği bir sırada kestirme bir yol izlemeye kalkıştı. Programı tekrar başa dönüp çalıştırmak yerine ortalarda bir yerden başladı. Makineye başlangıç durumundaki şartları vermek için, daha önce yazıcıdan çıkardığı dizilere bakıp oradaki sayıları klavyeden aynen girdi. Sonra da hem makinanın gürültüsünden kaçmak, hem de bir fincan kahve içmek üzere koridorun sonundaki hole gitti. Bir saat kadar sonra döndüğünde hiç ummadığı bir şeyle karşılaştı; hem de öyle bir şey ki bununla artık yepyeni bir bilim dalı filizlenmeye başlıyordu.
Bilgisayarın yaptığı bu dökümde bir önceki dökümün tıpatıp tekrarlanması gerekirdi. Lorenz aynı sayıları makineye kendi elleri ile girmişti. Programda bir değişiklik yoktu. Oysa Lorenz yazıcıdan yeni çıkan döküme baktığında gördüğü şey şuydu: Hava durumu bir önceki dökümde yer alan şekilden o kadar hızla uzaklaşmaktaydı ki, bir kaç aylık bir süre zarfında, aradaki bütün benzerlik ortadan kalkmıştı. Lorenz bir bu sayı kümesine baktı, bir de önceki sayı kümesine. Sanki bir şapkanın içinden rastgele iki hava durumu seçip almış gibiydi. İlk aklına gelen şey, gene vakumlu tüplerden birinin bozulduğu oldu. (1961 yılından bahsediyoruz, o zamanlar bilgisayarlar şimdikinden çok farklıymış) Birden gerçeği farkına vardı. Makina bozulmuş falan değildi. Mesele makinaya işlediği sayılardan kaynaklanıyordu. Bilgisayarın hafızasına kaydedilen ondalık kesir sayıları altı haneydi: .506127. Yazıcıdan çıkan dökümde ise yerden kazanmak için, sadece üç hane görünüyordu: .506. Lorenz sayıları kısaltarak son üç rakamı yuvarlamış, binde birlik bir farkın sonucu etkilemeyeceğini düşünmüştü. Aslında bu varsayımın akla aykırı bir yönü yoktu. Bir meteoroloji uydusu okyanusun yüzeyindeki sıcaklığı binde birlik bir hassaslıkla okuduğunda, uzmanlar kendilerini şanslı addediler. Lorenz'in Royal McBee'si (*) klasik programı uyguluyordu. Tamamiyle determinizme dayalı denklemler sistemi kullanmaktaydı. Belirli bir çıkış noktasından hareket edildiğinde hava durumunun her seferinde tıpatıp aynı gelişmeyi göstermesi gerekirdi. Biraz daha farklı bir çıkış noktasından hareket edildiğinde, hava durumunun da biraz daha farklı bir gelişme göstermesi gerekecekti. Küçücük bir sayı hatasının rüzgarın hafif esintisinden farkı yoktu; tabi ki hafif esintiler hava durumunda önemli, büyük ölçekli değişimleri getirmeden önce ya zayıflayıp ortadan yok oluyorlar ya da birbirlerini dengeliyorlardı. Oysa Lorenz'in kendine özgü denklemler sisteminde küçücük hatalardan büyük felaketler doğmaktaydı. devamı...
Cumartesi, Eylül 03, 2005
Hava Durumu Tahminleri ve Ekonomik Tahminler
Katrina kasırgasının ABD yi vurduğu şu günlerde fraktallarla ilgili araştırma yaparken gözüme çarptı. Yazıdan ilginç alıntılar;
Cuma, Eylül 02, 2005
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)